Çin, Rusya-Ukrayna savaşının başlamasının akabinde ‘savaş ve işgal’ sözcüklerini kullanmaktan kaçınmış, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Şurası’ndaki oylamalarda çekimser kalarak Moskova’yı kınamayan az sayıda ülke ortasında yer almıştı.
Çin Devlet Lider Şi Cinping’in Moskova ziyaretinde iki ülke önderleri stratejik işbirliğini global ölçekte genişletme taahhüdünde bulunmuştu.
Şi ve Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’in stratejik işbirliğinin genişletilmesine dair imzaladığı ortak bildiride Uzak Doğu’dan Avrupa’ya, Güneydoğu Asya’dan Orta Doğu’ya, Afrika’dan Latin Amerika’ya kadar geniş bir coğrafyada, Ukrayna’daki krizden Kuzey Kore’nin nükleer programına, Suriye’deki iç savaştan ve Libya’daki ve Filistin’deki duruma kadar farklı sorun alanlarına ait görüşlere yer verilmişti.
Çin’den ABD’yi kızdıracak mesaj
Çin Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tan Kıfey, iki ülke ordularının ‘uluslararası eşitliği ve adaleti teminata almak ve global güvenliğe katkı sağlamak’ için birlikte çalışması gerektiğini belirtti.
Şi’nin bu ayın başında yaptığı ziyarette Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile vardığı mutabakatı hatırlatan Tan, “Çin ordusu iki devlet liderinin vardığı mutabakatı tam olarak hayata geçirmek için stratejik irtibatı ve eş güdümü güçlendirmeye hazırdır” dedi.
Savunma Bakanlığı Sözcüsü, Çin ile Rusya ortasındaki ilginin Soğuk Savaş’taki üzere emsal bir ittifak olmadığını zira ‘cepheleşmeme ve üçüncü tarafları gaye almama’ prensiplerine dayandığını vurguladı.